Ben Varım.

Yıllardır çekmediğimiz cefa, uğruna vermediğimiz can kalmadı. Türkiye’nin her yerine gittik, gidemediğimiz yerlerde taksi kiralayıp gittik ama yine de gittik biz sevdamızın peşinden. Bugün gelinen noktada sevdamızın renkleri PTT 1. Lig’e düştü. Ben ki Bankasya’dayken Karabük deplasmanında yediğimiz son dakika golüyle gözlerinden sessiz sedasız gözyaşları süzülen biriyim. Yazılmaz belki ama – içimizdeki Orduspor sevgisini bilsin pezevenkler, görsün şerefsizler– polislik sınavını yarıda bırakıp otostopla Rize deplasmanına giden, öss’ye girmek yerine istanbul’a deplasman yapan, hepsini geçtim canımdan çok sevdiğim abimin en mutlu gününde Denizli deplasmanında otobüse en önce binen biriyim.  Kuzey kale arkasında çok açık ve net söylüyorum 25 kişiyle gırtlak patlattım. Eskişehir’e, Karşıyaka’ya yaptığımız deplasmanlarda 18 kişilik volt’a 27 kişiyle binenler arasındaydım. Abilerin abisi rahmetli Güven abimizin üstümüze doğru yatarak 1124 km yol giden taraftarım.

Ben bizimle tribüne gelen insanlara çok iyi aşıladığımı düşünüyorum üstü kapalı tribünlerde binlerce sahte Orduspor’lu olacağına portatif tribünlerde yüreğinde sadece iki renk büyüten 50 kişi olmanın daha anlamlı ve daha sağlam bir duruş sergileyeceğini. Malatya’ya 5 kişi gitmişliğimiz var bizim. O yıllarda Malatya’ya gidenlerde hiçbir değişiklik yok. Zafer olsun, Kadir olsun. Çubuk maçı da aynı şekilde. En babasından Güven abimizin Erzurum deplasmanlarını anlatması bile yetiyor çoğu zaman. Bize yüzlerce, binlerce taraftar lazım değil, bize Giresun – Erzincan maçına Giresun kale arkasına girip Erzincan gol attığında goool diye bağıran Güven abimiz gibi yüreği kalbinde adam lazım adam.

Bir alt lige düşeceğimiz son maçın son düdüğünde belki göz yaşlarımıza hakim olamayacağız ama Gökhan’ın da yazdığı gibi iyi bir yapılanmayla bizler gibi gerçek sevdalar büyütmek için çok büyük bir fırsatımız olacak. Şunları yazarken bile gözümden akan yaşlara aldırış etmiyorum. Şerefimizle temsil ettiğimiz Ordusporumuz bizim için her zaman en büyük ve tek büyüktür.

O yüzden tüm bu anlattıklarımla birlikte, bölgesel amatör ligde oynasan da ben varım, ptt 1. ligde oynasan da ben varım. Şimdi nereye düşersen düş, düşeceğin yer en alt lig de olsa, bizim için en büyük yerdesin

Pes etme Reis, biz hep seninleyiz!

Orduspor Tribünleri’nin en büyük emekçisidir kendisi, verdiği emekleri bi kenara bırakalım ve asıl konuya gelelim, Güven abimizin kan kanseri olduğunu Ordu’da duymayan yoktur heralde ama sağolsun yönetimimiz çok duyarlı, Orduspor Resmi Sitesi’nden en ufak bir açıklama bile yoktur abimiz için. Duyarlı yönetimimize yazıklar olsun.

Ama…

Her ne olursa olsun, yeri geldi sustun, yeri geldi vurdun ama asla bırakmadın kardeşlerini, seni susturmaya çalışsalar da sen hiç susmadın. Kimse yokken sen vardın, çoğumuz tribünle senin sayende tanıştı. Kovalayacağımız Giresunluları düşün Pes etme Reis, Biz hep seninleyiz.

Bu gecenin hatrına 52 tane Efes Pilsen!

  Yarın 13:30′da giresunla maç varya, hazırlıklara başladık şimdiden. Ayık kafayla yazıyorumki sonra saçmalamayayım dimi amaa… :)
3 arkadaş anlaştık, gittik Fidangör Efes Bayi’den 52 tane bira aldık.  Bu gece 12:00 – 01:00 arasında halısaha maçımız var olimpiyatta isteyen gelebilir de yani. Maçtan sonra arkadaşlarla direk eve gidip, efesleri aldığımız gibi boztepe’ye ya da stadın oraya gideriz.
Biraların temsili resmini soldada görebilirsiniz, hatta resmin üzerine tıklayıp kaç tane olduğunu da sayabilirsiniz, biz ayık kafayla 52 tane saydık gerisi size kalmış.
Geceden görüntüleri zaman bulursak paylaşırız elbette kardeşlerim. Yarın Giresun’a binler olarak akacağız bakalım Atatürk Stadı bizi görünce ne yapacak!